Cuma günkü yükseliş, Küresel Piyasalarda ABD piyasalarını haftalık bazda pozitife taşırken, Avrupa’da bölgesel bir üstünlük görüldü [S&P 500 +24 bps, Euro Stoxx 50 +99 bps]. Petrol ve altın, jeopolitik dalgalanmalara karşı hassasiyet gösterirken, uzun vadeli tahvil getirileri yükseldi; ABD’nin kısa vadeli getirileri ise nispeten sabit kaldı. Gece boyunca, Çin ve Hong Kong piyasaları keskin bir düşüş yaşadı, çünkü Çin’in PMI verileri üst üste dördüncü ayda da daralma gösterdi ve bu durum, hükümetin emlak sektörüne verdiği desteğin yetersiz olarak değerlendirilmesi ışığında genel olarak daha temkinli ve olumsuz bir havaya katkıda bulundu.
Geçen hafta piyasalar açısından en hareketli hafta değildi; ABD’de yılın en düşük hacimli günlerinin arka arkaya yaşanmasıyla, haftanın ilk birkaç oturumunda durgunluk görüldü. ABD verilerinde belirgin bir endişe olmamakla birlikte, Avrupa’da genel Euro Bölgesi manşet enflasyon verileri beklentilere paralel geldi; Almanya ise bu konuda bir istisna olmaya devam ediyor. Bu veriler ve Avrupa Merkez Bankası (ECB) açıklamaları, Eylül ayındaki ECB toplantısı öncesinde bir belirsizlik yaratmış durumda, ancak faiz oranları ticareti, 25 baz puanlık bir artışı zaten kesin olarak değerlendiriyor ve ECB’nin enflasyon oranlarına göre değil, daha çok ileriye dönük verilere ve büyüme görünümüne odaklanması gerektiğini düşünüyor.
Mikro anlamda ise, haftanın odak noktası Nvidia’nın finansal sonuçlarıydı ve hisse fiyatı hareketi hayal kırıklığı yarattı. Rakamlar, kaygı verici bir durumu yansıtmasa da, veri merkezi büyümesinin GenAI temasının gücüne olan güveni sürdüreceği düşünülüyor. Sonuç olarak, önceki ay pozisyonlarda ve değerlemelerde açık bir yeniden ayarlama olmasına rağmen, beklentilerin hâlâ çok yüksek olduğu ve %5’lik hisse başına kazanç (EPS) artışının yeterli olmadığı görüldü (önceki çeyreklerde %8-20 arası artışlarla karşılaştırıldığında).
Ağustos ayının başındaki oldukça dalgalı başlangıcın ardından, ay genel olarak pozitif bir seyirle kapandı; ABD küçük kazançlar elde ederken, tüm zamanların en yüksek seviyelerine göz dikti ve Avrupa ise bölgesel bir üstünlük sergiledi, hatta DAX endeksitüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı. Büyüme korkuları arasında, Russell endeksi düşük performans gösterdi, ancak genel olarak momentum iyi bir seyir izledi. Acaba, Ağustos ayında gerçekleşen pasif akışların çoğunluğunun, “kazananların” kazanmaya devam etmesine katkıda bulunup bulunmadığını merak ediyoruz.
Piyasa verileri (sonraki haftalarda küresel hisse senetleri için satışlar) ve trader aktivite seviyelerine bakıldığında, temel analizle ilgilenen yatırımcı kitlesinin (tatil sezonunun zirvesi olduğu göz önüne alındığında pek şaşırtıcı değil) piyasada pek bulunmadığı ve bunun yerine piyasayı şirket talepleri ve sistematik risk alımları yönlendirdiği görülüyor. Bu durumun, ABD İşçi Bayramı sonrası temel analiz yatırımcılarının geri dönmesiyle değişip değişmeyeceğini göreceğiz, ancak genel duruma bakıldığında temkinli olmak için nedenlerin olduğu anlaşılabilir.
Veriler (mikro ve makro) alarm verici bir duruma işaret etmese de, yakın vadede mevsimsellik açısından zayıf bir döneme girdiğimizi ve tabii ki potansiyel olarak oldukça dalgalı bir dönem olan (ABD seçimleri) olaylarla karşı karşıya olduğumuzu belirtmekte fayda var. Bu hafta için, bugün sakin başlangıçlar bekleniyor ve ilerleyen günlerde ise odak noktası Cuma günü açıklanacak olan tarım dışı istihdam verisi (NFP) olacak.