Perşembe, 26 Eylül 2024

Tahvil Rallisi Üzerine Temmuz’da Beklenti Arttı

Paylaş

  • Açılan pozisyonların artması, yatırımcıların yeni uzun vadeli bahisler eklediğini gösteriyor
  • JPMorgan anketi, iyimser bahislerin iki hafta içinde en yüksek seviyeye çıktığını gösteriyor

Yatırımcılar, Fed Başkanı Powell’ın ABD enflasyon verilerinin önemine vurgu yapmasıyla 27 trilyon dolarlık Hazine piyasasında bir tahvil rallisinin yaşanacağına dair bahisler yapıyor.

Tahvil Rallisi Üzerine İyimser Beklentiler

1 Temmuz’dan bu yana her gün, yatırımcılar Fed başkanının Kongre’ye yapacağı sunum ve bu hafta açıklanacak olan tüketici fiyat endeksi verisi öncesinde iyimser tahvil beklentileri oluşturdu. Bu bahisler, Powell’ın açıklamalarının veya Perşembe günkü enflasyon verilerinin bu yıl faiz indirimleri beklentilerini artırması durumunda kazanç sağlayacak.

Nakit piyasada da iyimser hava hakim, JPMorgan anketi müşterilerin uzun vadeli bahislerini iki hafta içindeki en yüksek seviyeye çıkardığını gösteriyor. Tahviller, piyasada Powell’ın Kongre’deki ikinci konuşmasını beklerken Çarşamba günü biraz yükseldi.

10 yıllık vadeli işlem kontratlarında açılan pozisyon sayısı, bu ay şimdiye kadar her işlem gününde arttı – toplamda yaklaşık 159,000 kontrat. Eylül vadeli kontratlarda, 10 yıllık vadeli işlem kontratlarında açılan pozisyon neredeyse 4.5 milyon kontrata ulaştı, bu mevcut kontrat döngüsündeki en yüksek seviye.

Aynı zamanda, 10 yıllık Hazine tahvillerinin getirisi 20 baz puandan fazla düşerek, yatırımcıların yeni uzun pozisyonlar oluşturduğunu gösteriyor. Benzer eğilimler iki ve beş yıllık vadeli işlem kontratlarında da ortaya çıktı.

Bu iyimser hava, Powell’ın Fed’in enflasyonun soğuduğunu gösteren “daha iyi veriler” aradığını söylemesiyle Salı günü hafifçe dengelendi. Ayrıca politika yapıcıların faiz oranlarını erken veya geç indirmenin risklerinin farkında olduklarını söyledi.

Yine de, swap traderları bu yıl yaklaşık iki çeyrek puanlık faiz indirimi fiyatlıyor ve ilk indirimin Eylül toplantısında gerçekleşme olasılığı yaklaşık %70 olarak göüzküyor.

Şu anda veriler Fed’e politikalarını ayarlayabilecekleri konusunda olumlu sinyal veriyor ancak bir kaç tanesine daha ihtiyaçları var.

Kaynak: BN

Ayrıca Okuyun: Powell: Faiz İndirimi İçin Halen Daha Fazla İlerleme Gerekli


Ek Bilgi ve Açıklama – Genel

Tahvil Faizleri ve Fiyatlarının Ters İlişkisi

Tahviller, yatırımcıların bir hükümete veya şirkete borç para verdikleri bir tür borçlanma aracıdır. Tahvil aldığınızda, tahvilin süresi boyunca belirli aralıklarla faiz ödemeleri alırsınız ve vade sonunda tahvilin nominal değeri (anapara) geri ödenir. Tahvilin iki temel bileşeni vardır: fiyatı ve faiz oranı (getirisi).

Tahvil Fiyatları ve Faiz Oranları Nasıl İşler?

Tahvil fiyatları ve faiz oranları arasında ters bir ilişki vardır. Yani, bir tahvilin faiz oranı yükseldiğinde, fiyatı düşer; faiz oranı düştüğünde ise fiyatı yükselir. Bu ilişkiyi anlamak için birkaç temel noktayı göz önünde bulundurmak gerekir:

  1. Mevcut Faiz Oranları ve Tahvilin Kupon Oranı: Tahvillerin belirli bir faiz oranı (kupon oranı) vardır. Bu oran, tahvili satın aldığınızda alacağınız yıllık faiz ödemesini ifade eder. Örneğin, 1000 TL nominal değeri olan bir tahvilin kupon oranı %5 ise, yıllık 50 TL faiz alırsınız.
  2. Piyasa Faiz Oranlarının Değişimi: Piyasa faiz oranları değiştiğinde, yeni tahvillerin kupon oranları da değişir. Örneğin, piyasa faiz oranları yükselirse, yeni ihraç edilen tahviller daha yüksek kupon oranlarıyla gelir. Bu durumda, eski tahvillerin daha düşük faiz ödemeleri yatırımcılar için daha az cazip hale gelir.
  3. Tahvil Fiyatının Ayarlanması: Mevcut piyasa faiz oranları yükseldiğinde, yatırımcılar daha yüksek faiz ödemesi sunan yeni tahvilleri tercih ederler. Bu nedenle, daha düşük faiz ödemesi olan mevcut tahvillerin fiyatları düşer. Tam tersi durumda, piyasa faiz oranları düştüğünde, mevcut tahvillerin daha yüksek faiz ödemeleri daha cazip hale gelir ve bu tahvillerin fiyatları yükselir.

Örnekle Açıklama:

  • Diyelim ki 1000 TL nominal değerinde ve %5 kupon oranına sahip bir tahviliniz var, yani yıllık 50 TL faiz alıyorsunuz.
  • Piyasa faiz oranları %6’ya yükseldiğinde, yeni tahviller yıllık 60 TL faiz ödemesi yapar.
  • Mevcut tahvilinizin cazibesini korumak için, fiyatının düşmesi gerekir ki aynı getiriyi sağlayabilsin. Bu durumda, tahvilinizin fiyatı 833 TL’ye düşerse (yani 50 TL yıllık faiz ödemesi / 0.06 piyasa faiz oranı), yatırımcılar için %6 getiri sağlar.
  • İşte bu tahvili siz vadede önce elinizden çıkarmak istediğinizde 1000TL ödediğiniz tahvil için elinize 833 TL geçer ve zarar ederseniz.
  • Diyelim faizler düştü bu sefer tahvilin fiyatı yükselir, kabaca fiyat 1167TL’e yükselir ve faiz %4’e düşer. Faizinden vazgeçer bugün elinizdeki tahvili vadeden önce elde çıkarırsanız 167TL anapara karı elde etmiş olursunuz.

Sonuç olarak, tahvil faiz oranları ve fiyatları arasındaki bu ters ilişki, yatırımcıların piyasa koşullarına göre tahvil alım satım kararlarını etkiler. Bu dinamik, tahvil piyasalarının işleyişini anlamak için kritik öneme sahiptir. Bir Tahvil rallisi dendiğinde tahvil fiyatlarının artışı ve faizlerinin düşüşü akla gelir.

Tahvil rallisinin hisse senetleri ve genel piyasalar için anlamı

Tahvil rallisinin hisse senetleri ve genel piyasalar için birkaç önemli anlamı vardır. Tahvil rallisi, tahvil fiyatlarının yükseldiği ve tahvil getirilerinin (faiz oranlarının) düştüğü bir dönemi ifade eder. Bu durumun hisse senetleri ve genel piyasalar üzerindeki etkilerini anlamak için bazı temel noktaları inceleyelim:

1. Ekonomik Görünüm

Tahvil rallisi genellikle ekonomik belirsizlik veya yavaşlama dönemlerinde meydana gelir. Yatırımcılar, güvenli liman olarak görülen tahvillere yönelirler, bu da tahvil fiyatlarını yükseltir ve getirilerini düşürür. Bu tür dönemlerde, yatırımcılar genellikle riskli varlıklardan (örneğin hisse senetleri) kaçınarak daha güvenli yatırımlara (tahvil gibi) yönelirler.

2. Faiz Oranlarının Düşmesi

Tahvil getirilerinin düşmesi, genellikle merkez bankalarının faiz oranlarını düşürdüğü veya düşüreceği beklentisiyle ilişkilidir. Düşük faiz oranları, işletmelerin ve tüketicilerin borçlanma maliyetlerini azaltarak ekonomik büyümeyi teşvik edebilir. Bu durum, hisse senetleri için olumlu bir işaret olabilir çünkü şirketler daha düşük maliyetle borçlanarak yatırımlarını artırabilir ve kârlarını yükseltebilirler.

3. Yatırımcı Davranışları

Tahvil rallisi, yatırımcıların risk algısının değiştiğini gösterir. Güvenli liman arayışı, yatırımcıların riskli varlıkları (hisse senetleri gibi) satıp tahvillere yöneldiğini gösterir. Bu durum, hisse senedi piyasalarında satış baskısı yaratabilir ve fiyatların düşmesine neden olabilir.

4. Portföy Dağılımı

Yatırımcılar, portföylerini çeşitlendirmek için tahvillere yatırım yapar. Tahvil rallisi sırasında, hisse senetlerinden tahvillere doğru bir para akışı olabilir. Bu durum, hisse senedi piyasalarında likiditenin azalmasına ve volatilitenin artmasına neden olabilir. Ancak, bazı yatırımcılar tahvil getirileri düştüğünde daha yüksek getiri arayışıyla hisse senetlerine yönelebilir, bu da hisse senedi piyasalarını destekleyebilir.

5. Kurumsal Tahviller ve Şirketler

Düşen tahvil getirileri, şirketlerin daha düşük faiz oranlarıyla borçlanmasına olanak tanır. Bu durum, şirketlerin borçlanma maliyetlerini azaltarak finansal durumlarını iyileştirebilir ve yatırımcı güvenini artırabilir. Şirketlerin daha kolay ve düşük maliyetle finansman sağlaması, işletme faaliyetlerini ve büyüme potansiyelini olumlu yönde etkileyebilir.

Sonuç

Tahvil rallisi, ekonomik belirsizlikler veya merkez bankası politikaları nedeniyle ortaya çıkabilir ve hem hisse senetleri hem de genel piyasalar üzerinde çeşitli etkiler yaratabilir. Düşen tahvil getirileri, hisse senetleri için hem olumlu hem de olumsuz sonuçlar doğurabilir. Yatırımcılar, tahvil rallisini izlerken, piyasaların genel sağlığı, ekonomik göstergeler ve merkez bankası politikaları gibi faktörleri dikkate almalıdır.

Son Yazılar

İlginizi Çekebilir